Piyanoya 3.5 yaşında başlayan ve ilk piyano derslerini annesinden alan Mehveş Emeç, piyano eğitimine daha sonra Cemal Reşit Rey'in öğrencilerinden pedagog Rânâ Erksan ve dönemin gözde piyano hocası Avusturyalı piyanist Prof. Friedrich von Statzer ile devam etti. İstanbul Belediye Konservatuvarı'nı sınıflar atlayarak 14 yaşında bitirdi. Aynı dönemlerde Avusturya Lisesi'nde de eğitimine devam etti, 17 yaşında kazandığı devlet bursu ile Avusturya'ya gönderildi. Dünyanın en ünlü müzik merkezi olarak bilinen Salzburg'daki Mozarteum Müzik Üniversitesi'nde hem konser piyanistliği hem de müzik pedagojisi bölümlerinden master derecesiyle mezun oldu. 20 yaşında Viyana'da kazandığı Bösendorfer Ödülü'nü, 25 yaşında Fransa'da kazandığı Ravel Ödülü ve aynı yıl Bilkent Üniversitesi'nde tamamladığı müzik doktorası takip etti. Sanatçı akademik kariyerini, Marmara Üniversitesi’nde 2004'te Doçentlik ve 2014'te Profesörlük unvanını alarak sürdürdü.
Dünyaca ünlü piyanistlerin de hocası olan Maria Curcio'dan aldığı davet üzerine onun asistanı olarak ve repertuvar çalışmak için Londra'ya taşındı. Mehveş Emeç, bu süreçte Ankara, İzmir, İstanbul, Antalya ve Eskişehir gibi Türkiye’nin çeşitli illerinde resital ve konserler vererek ve IKSV Müzik Festivali'nde sahne alarak Türkiye ile bağını hiç bir zaman koparmadı. TRT2 ve TRT3 kanallarında müzik ve söyleşileri yer aldı. Mehmetçik Vakfı, Türkiye Yardım Sevenler Derneği, Rotary Derneği, Jaycess Foundation (ABD) gibi önemli sivil toplum kuruluşlarından "Kültürel Başarı Ödülü" ve ayrıca özel sektör ve platformlar tarafından "Başarı Ödülleri" ile ödüllendirildi.
Mehveş Emeç, 1998'de Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından "Devlet Sanatçısı" unvanı ile onurlandırıldı.
Mehveş Emeç'in Avrupa'da konser ve resital verdiği ülkeler arasında, Avusturya, Almanya (Tonhalle), İsviçre, Yunanistan (Megaron), Fransa, İspanya, İngiltere ve İrlanda yer alıyor. Mehveş Emeç'in birlikte sahneye çıktığı orkestralar arasında, Orchestre National Bordeaux Aquitaine, Avrupa Gençlik Orkestrası "Tempo de Toulouse", Orchestre des Jeunesse de Méditerrannée, Volos Senfoni Orkestrası, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, Akbank Oda Orkestrası, Cemal Reşit Rey Senfoni Orkestrası, İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası, İzmir Devlet Senfoni Orkestrası, Antalya Devlet Senfoni Orkestrası, Eskişehir Devlet Senfoni Orkestrası ve Bilkent Senfoni Orkestrası ilk akla gelenler arasında.
Aynı sahneyi paylaştığı şefler arasında ise Howard Griffiths, Michel Tabachnik, Gerhard Wimberger, Tadeusz Strugala, Iosif Conta, Vladimir Conta, Veronica Dudarova, Ionescu Galati, Simeon Kogan, Michael Rochas, Antonio Pirolli, Konstantin Krimetz, Alain Lombard, Jan Stulen, Marc Ursule, Patrick Fournillier, Fahrettin Kerimov, Çetin Işıközlü, Ender Sakpınar, Orhan Şallıel, Erol Erdinç ve Rengim Gökmen gibi önemli şefler yer alıyor.
Türkiye'de ise IKSV Müzik Festivali'nin yanı sıra Eskişehir'de Eskişehir Belediyesi Kültür ve Sanat Sarayı, Ankara'da Bilkent Konser Salonu ve CSO, İzmir'de Atatürk Kültür Merkezi, İsmet İnönü Sanat Merkezi, Sabancı Kültür Merkezi, Antalya'da Antalya Kültür Merkezi Aspendos Salonu, İstanbul'da AKM, Cemal Reşit Rey Konser Salonu, Lütfi Kırdar, Harbiye Açıkhava, Çırağan Sarayı, Fransız Sarayı ve Avusturya Sarayı gibi konser salonu ve özel mekanlar konser ve resital verdiği yerlerden bazıları…
Büyük ses getiren klasikten crossover projelerinde Quarteto Porteno, Sertab Erener, Fatih Erkoç, Candan Erçetin gibi sevilen sanatçılarla hem aynı sahneyi paylaştı hem de Emeç'in kendi besteleri sanatçılar tarafından seslendirildi. Mehveş Emeç'in Londra Wigmore Hall'da kaydettiği Schumann Albümü ilk yayınlandığı yıllarda büyük beğeni topladı. Ardından kaydettiği "Popüler Klasikler" albümü ise öyle büyük bir ilgi gördü ki 3 farklı baskı ile yeniden yeniden yayınlandı. En popüler Galatasaray Marşı'nın söz ve bestesini yazdı. Solist olarak yer aldığı Çetin Işıközlü'nün "Türk Ordu Senfonisi" eserini Bilkent Senfoni Orkestrası ile kaydetti.
Virtüözitesi ve sahnede seyircisiyle kurduğu sıcak bağ, Türkiye’de ve Avrupa’da kazandığı başarılar, aldığı övgü, ödül ve unvanlarla, Cumhuriyetimizin yetiştirdiği en nitelikli piyanistlerimizden olan Mehveş Emeç, 2023 yılına özel repertuvarıyla, Cumhuriyet’in 100. Yıl coşkusunu tüm müzikseverlerle paylaşıyor.