Görsel ve işitsel yapımlarda yapımcıların müzik gereksinimlerini karşılamaları için önlerinde 4 seçenek vardır:
1- Bilinen uluslararası ya da yerel ticari eserleri kullanmak
2- Müzik Bankasından eser kullanmak
3- Özgün müzik ısmarlamak
4- Müzik kullanmamak
Bilinen ticari eserlerde kullanma izni ve lisans başvurusunun müziklerin kullanılmak istendiği zamandan çok önce yapılması gerekmektedir. Genel olarak bu tür eserlerde bestecilerin onayı gerekmektedir. Eserin bestecisinden veya yayımcısından (Edisyon Şirketinden) izin alındığı takdirde orijinal yapımcısının bulunup yapım haklarının temizlenmesi gerekir. Besteci veya yayımcı eserin orijinali yerine tekrar kayıt edilmesine izin verebilir. Kullanım bedellerinde Müzik Bankalarında olduğu gibi bir tarife veya kıstas yoktur. Telif bedeli pazarlık sonucu belirlenir. İzin işlemleri uzun sürebilir veya hatta besteci veya söz yazarı izin vermeyebilir.
Yayımcılığın bir kolu olan Müzik Bankalarından müzik kullanmak hızlı ve pratik bir çözümdür. Sözleşme yapıldığı an müzikler başvuru yapanın kullanıma açılır. Müzik Bankası (Yayım Şirketi) Besteci ve Söz Yazarlarından aldığı özel yetki ile izin ve lisanslama yapabilir. Her ülkede bu tür müziklerin kullanım bedelleri bellidir. Müzik Bankalarının bir avantajı da verilen mekanik lisansın Yayım (besteci) haklarının yanı sıra aynı zamanda Yapım (yorumcu) haklarını da kapsamasıdır. Bir lisans ile tüm haklar temizlenmiş olur.
Özgün Müzikler Bestecilere özel olarak ısmarlanır. Maliyet, istenen müzik eserinin niteliğine göre belirlenir.
İzin ve lisans alınmadan / sözleşme yapılmadan bir eser kullanılamaz!
İzin ve lisans alınmadan eser kullanıldığı takdirde 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na (FSEK) göre hukuki ve cezai yaptırımlar uygulanabilir. Bu durum başvuru ile alınabilecek izin ve lisans karşılığı ödenecek telif bedelinden çok daha fazlasını ödeme yükümlülüğü getirebilir. Cezai yaptırımı ise T.C. kanunlarına göre hapis cezasıdır.
Anonim ve/veya koruma dışı müzik eserleri: Anonim eserler bestecileri veya söz yazarları bilinmeyen eserlerdir.
Koruma dışı eserler ise bestecisinin bilindiği fakat bestecinin ölümünün üzerinden 70 yıl geçtiği için Türkiye'de ve Uluslararası yasalara göre telif hakkını kaybetmiş eserlerdir.
Dikkat edilecek nokta, bazen yeni düzenlemelerden veya yeni söz yazılmasından kaynaklanan durumların eseri anonim ve/veya koruma dışı durumundan çıkarıp tekrar telif hakları kapsamına sokmasıdır. Bu tür eserleri kullanırken çok dikkat edilmesi gerekmektedir. Muzikotek'ten bu konuda bilgi ve destek alabilirsiniz.
Çoğaltma (Mekanik) Senkronizasyon Telif Hakkı:
Müzik eserleri müşterilere teslim edildikten sonra final film, video veya bant üzerine kopyalandığı an, çoğaltma (mekanik) hakkı ödeme yükümlülüğü doğar. Bu hakkın yapımın yayınlanması ile hiçbir ilgisi yoktur. Bu hak, müziğin master bant veya Compact Disc'ten diğer bir formata kopyalanmasından doğar. (Fabrikada CD basımında doğan hak da mekanik bir haktır.)
Temsil (Umuma İletim) Hakkı:
Türkiye'de, Dünya uygulamalarında olduğu gibi temsil hakları (umuma iletim veya yayınlardan doğan haklar) her ülkenin kendi meslek birlikleri tarafından besteci ve müzik yayımcılarından alınan yetkilere dayanılarak yayın kuruluşlarından tahsil edilir ve hak sahiplerine ödenir.
Örnek olarak Türkiye'de TV kanalları yayınladıkları müziklerin temsil (umuma iletim) hakkı bedellerini eser sahiplerinin üye olduğu meslek birliklerine (MSG veya MESAM) ödemektedirler. Meslek birlikleri de bu telif hakkı bedellerini yayın kuruluşlarından aldığı günlük müzik kullanım formlarında saniye bazında belirtilen müzik kullanım listelerine göre bestecilere dağıtır.
Bu haklar birbirleriyle karıştırılmamalıdır. TV ve / veya radyo kuruluşları ile temsil (umuma iletim) hakkı için yapılan sözleşme, hiçbir zaman çoğaltma (mekanik) haklarını kapsamaz.
Tüm müzik kullanıcılarının T.C. yasalarına ve uluslararası yasalara göre eser sahiplerinden ve komşu hak sahiplerinden izin ve lisans almadan kesinlikle müzik eseri kullanmamaları gerekir.